Türkiye’nin enerjide yaptığı yatırımlar meyvelerini veriyor

“`html

Türkiye’nin Enerji Arz Güvenliği ve Yenilenebilir Kaynaklardaki İlerleme

Son dönemde yerli enerji kaynaklarının ön plana çıktığı Türkiye, Gabar petrolü ve Sakarya Gaz Sahası keşifleri ile dikkat çekici adımlar atmaktadır. Ek olarak, yenilenebilir enerji alanında elektrik üretimindeki artış da önemli bir gelişme olarak değerlendirilmektedir.

Yenilenebilir kaynakların enerji üretimindeki payını büyük ölçüde artırmayı başaran Türkiye, iç tüketim için yerlileştirme oranını petrolde yaklaşık %15 seviyesine çıkararak önemli bir başarıya imza atmıştır. Bu sayede, yerli doğal gaz kullanılarak 3 milyon hanenin enerji ihtiyacı karşılanmaktadır.

2021 yılında Gabar sahasında gerçekleştirilmiş olan Cumhuriyet tarihinin en büyük petrol keşfi, Türkiye’nin enerji güvenliğini güçlendiren unsurlar arasında yer alıyor. Ayrıca, 2020 yılında Karadeniz’deki Sakarya Gaz Sahası’nda elde edilen gaz rezervleri, ülkenin doğal gaz arz güvenliğini artıracak bir katkı sağlamıştır.

güncel verilere göre, Türkiye’nin günlük petrol üretimi 29 Aralık itibarıyla 127 bin varil seviyesine ulaştı. Gabar sahasında bulunan 75 kuyudan günlük 71 bin varil petrol üretimi gerçekleştirilmektedir. 2025 yılı itibarıyla buradaki günlük üretimin 100 bin varile çıkarılması planlanmaktadır.

Karadeniz’deki Sakarya Gaz Sahası’ndan günlük 7 milyon metreküp doğal gaz üretimi gerçekleştirilmektedir; bu miktar, yaklaşık 3 milyon hanelik gaz ihtiyacını karşılamaktadır. İlk çeyrek döneminde bu üretim miktarının 9,5 milyon metreküpe çıkarılması ilke edilmiştir.

Çanakkale’deki Yüzer Üretim Depolama Ünitesi’nin (FPSO) 2026 yılında devreye girmesi bekleniyor. Bu gelişme ile Sakarya sahasından günlük üretimin 20 milyon metreküpe ulaşması hedeflenmektedir.

Rüzgar ve Güneş Enerjisi Kapasitesi Büyüyor

Türkiye’de elektrik tüketiminin karşılanmasında karbon nötr yaklaşımı benimsenmiştir. Bu süreçte, özellikle rüzgar ve güneş enerjisi santrallerinin kapasitesindeki artış, önemli bir etken olmuştur.

TEİAŞ verilerine göre, Türkiye’nin elektrik kurulu gücü 115 bin 959 megavate ulaşmıştır. Yenilenebilir enerji kaynaklarında en büyük kurulu güce sahip olan hidroelektrik santralleri 32 bin 203 megavat, güneş enerjisi 19 bin 846 megavat, rüzgar 12 bin 851 megavat, biyokütle 2 bin 128 megavat ve jeotermal ise 1734 megavat seviyesine ulaşmıştır.

Hane halkına sağlanan elektriğin eğer doğal gaz kullanılarak karşılanması durumunda 14 milyar metreküp gazın tüketileceği; bu da en az 8 milyar dolarlık ek maliyet anlamına geleceği öngörülmektedir.

Türkiye, rüzgar ve güneş enerjisi yatırımlarını her yıl 7-8 bin megavat artırmayı hedeflemekte ve 2035 yılı itibarıyla bu alanda toplam kapasitelerini 120 bin megavata ulaştırmayı amaçlamaktadır. Bu hedef doğrultusunda, sektörel yatırım ve izin süreçlerinin hızlandırılması planlanmaktadır.

Türkiye’nin Enerji Hedefleri ve Başarıları

Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) Başkanı Oğuzhan Akyener, Türkiye’nin enerji alanındaki ilerlemelerini değerlendirdi. Akyener, “Ülkemiz, enerji bağımsızlığı yolunda önemli adımlar atarak, Sakarya Gaz Sahası’nın devreye alınması ile enerji dışa bağımlılığını %1 oranında azaltmayı başardı. Üretim arttıkça, bu oran daha da yükselecektir.” dedi.

Akyener, Türkiye’nin boru hattı diplomasileri ve LNG terminalleri ile doğal gaz arz güvenliğinde önemli bir performans gösterdiğini de vurguladı. Hukuki ve teknik altyapının da entegre bir şekilde geliştirildiğini ifade etti.

Türkiye, Enerji Krizini Başarıyla Yönetiyor

Akyener, pandeminin ardından yaşanan enerji krizinin özellikle Avrupa’yı etkilediğine ve Rusya-Ukrayna savaşının durumu daha da zorlaştırdığına dikkat çekti. Türkiye’nin bu süreçleri Avrupa Birliği’ne göre çok daha iyi yönettiğini vurgulayarak, Türkiye’nin enerji arzında sıkıntı yaşamadığına dikkat çekti.

Yenilenebilir enerji alanında Türkiye’nin birçok Avrupa ülkesini geride bıraktığını belirten Akyener, “Türkiye’nin elde ettiği bu başarı, sistematik değişikliklerin sonucudur.” dedi.

Akyener, rüzgar ve güneş projelerinin yanı sıra, depolama ve hidrojen üretimi gibi yenilikçi projelerin de hayata geçirileceğini ekledi.

Yerli yenilenebilir enerji teknolojilerinde %90 üzerindeki bir kapasite elde edildiğine de dikkat çeken Akyener, Türkiye’nin bu alandaki geleceğinin parlak olduğunu ifade etti.

Dışa Bağımlılık Azalıyor

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) araştırmacısı Büşra Zeynep Özdemir, Türkiye’nin enerji arz güvenliğini artırmak için ithal girdi oranlarını azaltmaya yönelik çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti. Özdemir, “Sakarya Gaz Sahası Türkiye’nin en büyük doğal gaz üretim sahası konumundadır.” şeklinde ifade etti.

Ocak 2025 itibariyle sahadan alınan gazın günlük miktarının 7 milyon metreküp civarında olacağını belirten Özdemir, bu üretim sayesinde enerji ithalatında 2 milyar dolarlık tasarruf sağlanacağına dikkat çekti.

Özdemir, 2002’de 12,3 bin megavat olan yenilenebilir enerji kurulu gücünün 2024 sonunda 68,2 bin megavata ulaşacağını belirtti. Bu doğrultuda, Türkiye’nin ithal enerji bağımlılığını azaltacağı ve enerji faturalarında olumlu bir etki yaratacaktır.” şeklinde açıkladı.

“`

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir